Forex piyasasında işlem yapmak isteyen ama büyük sermayesi olmayan pek çok kişi aynı soruyu soruyor. Üç buçuk dolarla gerçekten hesap açmak mümkün mü? Mikro lotlarla bu düşük tutar nasıl yönetilir? Eğer sen de bu tarz küçük sermayelerle forex dünyasına adım atmayı düşünüyorsan, önce bu işin sınırlarını doğru anlaman gerekir. Çünkü her ne kadar teoride mümkün gibi görünse de, pratikte işler her zaman kağıt üzerindeki gibi ilerlemeyebilir.
Bazı aracı kurumlar minimum teminatı oldukça düşük tutarak, kullanıcıyı işlem yapmaya teşvik eder. Bu da yeni başlayanların dikkatini çeker. Özellikle forex hesap açma süreçlerinde 1 dolar, 5 dolar gibi başlangıç seviyeleri sunan platformlar var. Ancak bu tür teklifler her zaman sürdürülebilir bir işlem deneyimi anlamına gelmez. Bu noktada asıl mesele, işlem yapabilecek bir teminatın ötesinde, o teminatla piyasa koşullarına ne kadar dayanabileceğini bilmektir.
Mikro Hesaplar Ne Sunar ve Sınırları Nelerdir
Mikro hesaplar genellikle 0.01 lot ile işlem açma imkanı sunar. Yani klasik lotların yüzde biri kadar bir pozisyonla piyasaya giriş yapılabilir. Bu, düşük sermayeli yatırımcılar için cazip bir imkan gibi görünür. Ancak dikkat edilmesi gereken birkaç önemli detay var. Spread oranları, kaldıraç limiti ve teminat tamamlama çağrıları bu tür hesaplarda çok daha hassas çalışır. Üç buçuk dolar gibi düşük bir tutarda bu faktörler çok daha hızlı devreye girer.
Kimi yatırımcılar mikro hesaplarda sadece piyasanın nasıl işlediğini görmek ister. Bu bir anlamda demo hesabın biraz daha gerçek versiyonudur. Çünkü gerçek para kaybı yaşanabilir, ama rakam küçük olduğu için öğrenme sürecinde psikolojik baskı daha azdır. Fakat bu öğrenme süreci bile dikkatli yapılmazsa, yanlış bilgiyle kalıcı bir güvensizlik yaratabilir. Yani mikro hesapla işlem yaparken bile planlı ve kontrollü bir şekilde ilerlemek gerekir.
Kaldıraçla İşlem Yapmak Bu Tutarda Mantıklı mı
Bu tutarla işlem yapmak isteyen biri, çoğu zaman yüksek kaldıraç oranlarına yönelir. Çünkü küçük teminatla daha büyük işlem hacmi oluşturmanın tek yolu kaldıraçtır. Ancak burada ciddi bir risk ortaya çıkar. 1:500 gibi yüksek kaldıraç sunan platformlarda 3,10 dolarlık teminat, küçük bir fiyat hareketinde bile hızlıca eriyebilir. Yani kazanç potansiyeli olduğu kadar, çok daha hızlı bir sermaye kaybı riski de söz konusu.
Kaldıraç sistemi teoride yatırımcının lehine gibi dursa da, pratiğe gelince çoğu zaman tersi olur. Çünkü yüksek kaldıraç psikolojik olarak daha büyük kar hedefleri kurmaya iter. Bu da daha geniş stop-loss aralıkları belirlenmesine neden olur. Fakat düşük teminat bu genişliği kaldıramaz. Sonuçta pozisyon erken kapanır ya da hesap sıfırlanır.
Gerçekçi Bir İşlem Beklentisi Kurulmalı mı
Üç buçuk dolarla yola çıkan bir yatırımcının ilk amacı kazanç değil, deneyim olmalı. Gerçek anlamda kâr etmeyi hedefleyen biri için bu sermaye yetersizdir. Piyasa hareketleri karşısında bu tutar neredeyse hiç dayanıklı değildir. Bu yüzden bu tür hesaplar, gerçek işlem pratiği kazanmak ve platform arayüzünü tanımak gibi daha sınırlı hedeflerle değerlendirilmeli.
Kazanç arayışında olan biri için 3,10 dolar çok dar bir alandır. Ne teknik analiz ne de haber akışına göre işlem planlamak mümkün hale gelir. Çünkü bir pozisyon açıldığında piyasada esneklik sağlamak için marj bırakmak gerekir. Bu marj alanı olmadığı için, strateji değil, şans konuşur.
Yani bu tutarla forex hesabı açmak evet mümkün. Ama buradan sürdürülebilir bir işlem düzeni kurmak, sağlıklı bir yatırım süreci başlatmak pek mümkün değil. Buradaki asıl kazanım, platform deneyimi olur. Bu da yalnızca doğru beklentilerle anlamlı hale gelir.